Umut Partisinin kurucularının Ülkede 6 milyona yakın Emeklilikte yaşa takılan diye tabir edilen hakları Anayasa ve kanunlar ile hiçe sayılarak gasp edilen birçoğu açlık sınırının altında yaşam mücadelesi veren EYT’lilerin sesi olmak için yola çıktıklarını belirten Bozkurt, parti kurucularının büyük çoğunluğunun aynı mağduriyeti yaşayan Eyt'li kişilerden oluştuğunu söyledi. Sadece EYT’lilerle olmamakla birlikte haksızlığa uğramış tüm vatandaşların sesi olacaklarının vizyonunu çizdiklerini belirten Bozkurt, “Ülkemizde çok partili döneme geçiş ile beraber sayısız partiler kurulmuştur. Bu siyasi partilerin bazılarının ömrü çok kısa olmuştur. Bazı partiler ise halkın desteğini alarak iktidar olmuş veya koalisyon dönemlerinde iktidar ortağı olmuşlardır. Ama ne hikmetse meydanlarda ve seçim bildirgelerinde beyan ettikleri vaatleri unutmuşlar ya da unutturulmuşlardır. Ülkemizde önemli mücadele edeceğimiz diğer bir unsur ise üretim odaklı ekonomik hamlelerdir. Ülkemizde çok eski yıllardan bugüne kadar özellikle dış odakların yönetime doğrudan veya dolaylı olarak müdahale ettikleri aşikardır. Özellikle bu müdahaleler neticesinde birçok alanda üretim kısıtlanmıştır. İthalat desteklenmiş ve üretim nerdeyse bitirilmiştir. Oysa Umut Partisi üreticinin yanında yer alacak, onların yaşadıkları tüm sıkıntıları sahada bizzat tespit edip üretimin ve üreticinin önemini ülkenin ilk sırasına taşıyacaktır. Her türlü çıkarılacak kanun ve yönetmeliklerden önce üreticinin görüşlerine başvurulacaktır. Gelecek nesillere umut ışığı olacak Çevre ve ekolojik dengenin korunması için Dünya’da uygulanan tüm yenilikler takip edilecek ve tüm okullarda çevre bilincinin arttırılması için daha çok projeler geliştirilecektir. Eğitimde devrim niteliğinde değişikliğe gidilecektir. Köy okulundaki öğrencinin eğitim kalitesiyle büyük şehirlerde eğitim gören öğrencinin eğitim kalitesi aynı olması için doğru adımlar atılacaktır. Üniversitelerde işsizliği tetikleyecek bölümler kapatılacak bu bölümlerin yerine ülke ihtiyaçlarına göre bazı bölümlerin (Mühendislik,Teknoloji,Yabancı dil vb.) kontenjanı arttırılacaktır. Akademisyen alımlarında liyakate önem verilecektir. Akademisyenlerin yakını veya sırf aynı siyasi düşünceden olması münasebetiyle kendi yakınlarını Üniversite kadrolarına almaları bilim açısından ülkeye verilen en büyük zarardır. Bu bilinçle hareket ederek bilimin ve ilmin ışığında dünyaya yön veren bilim adamları yetiştireceğiz ve beyin göçünü önleyeceğiz. Kamu yönetiminde ciddi revizyona gidilecektir. Gereksiz kamu harcamaları kısıtlanacaktır. En küçük kadrodan en büyük makamlara kadar liyakat esas alınacaktır. Torpil ve adam kayırmaca kesinlikle yapılmayacaktır. Kamuda etik ilkeler belirlenecektir. İşte bu ve benzeri sebeplerle Umut Partisini kurduk” dedi.